Marmara Siegener Galvaniz Pazarlama Satış Koordinatörü Bünyamin Halaç ile gerçekleştirdiğimiz röportajımızı sizlerle paylaşıyoruz.
3 fabrikasıyla hem yurtiçi hem de yurtdışı müşterilerine 7/24 hizmet veren Marmara Siegener Galvaniz A.Ş.; yılda 150 bin ton galvanizleme kapasitesiyle, demir çeliğin paslanmaya karşı korunması ve daha uzun ömürlü olması için faaliyetlerini sürdürüyor. Ülke ekonomisine ve çevrenin korunmasına katkı sağlayan Marmara Siegener, üstlendiği projeler ile sektörde başarılı işlere imza atıyor. Yaptığı galvanizleme işlemleriyle ülke genelinde milyonlarca tondan fazla demir ve çeliğin ömrünü uzatan, ekonomiye değer katan, maliyetleri azaltan ve yıllara direnen estetik çözümler sunan Marmara Siegener Galvaniz; 20 yıldır sektörde faaliyetlerini sürdürüyor. GALDER – Genel Galvanizciler Derneği ve TUCSA – Türk Yapısal Çelik Derneği Yönetim Kurulu Üyesi olan Marmara Siegener Pazarlama ve Satış Koordinatörü Sayın Bünyamin Halaç; ülkemiz galvanizleme sektörünün gelişmesi adına hem firma hem de bağlı bulunduğu dernekler vasıtasıyla katkı sağlıyor. Marmara Siegener Galvaniz Pazarlama Satış Koordinatörü Bünyamin Halaç ile gerçekleştirdiğimiz röportajımızı sizlerle paylaşıyoruz.
Marmara Siegener; halihazırda ülkemizin en büyük Sıcak Daldırma Galvanizleme havuzuna sahip firması ve ülkemizde 3 noktada hizmet veriyor. Buna göre; İzmit, Gebze ve Çorlu’daki tesislerinizden, kapasitelerinden ve tesislerinizin donanımlarından bahseder misiniz?
2024 yılında faaliyete geçen ilk tesisimiz İzmit’te kuruldu. 7,5 mt (boy) x 1,5 mt (En) x 2,2 mt derinlik ölçülerine sahip bu ilk tesisimizle hızla geliştirdiğimiz işlerimizle birlikte 2008 yılında Alman Siegener Verzinkerei Holding Gmbh firması ile ortaklık yaptık. 120 yıllık geçmişi olan firma ile yaptığımız ortaklığın getirdiği sinerji ve artan talep ile birlikte 2’nci tesisin kuruluş kararı alındı. Akabinde 2012 yılında Türkiye’nin en büyük galvaniz tesisini (Ölçüler: 16mt boy x 1,8 En, 3,2 Derinlik) Gebze -İMES OSB’de faaliyete geçirdik. İMES tesisimiz ağırlıklı olarak büyük havuz ölçüsü gerektiren yapısal çeliklerin ve tır şaselerin galvanizlenmesi için dizayn edildi. Ardından Trakya bölgesindeki talebi dikkate alarak 8mt boy x2 mt En x 3,5 mt derinlik ölçüsü olan tam otomatik tesisimiz Çorlu – Çerkezköy bölgesinde 2016 yılında faaliyetine başladı.
“3 tesisimizde toplam 150.000 ton yıllık kapasitemiz var”
Kapasite kullanım oranlarınızın dönemsel ve yıl bazında ortalamalarını bizimle paylaşır mısınız?
3 tesisimizde toplam 150.000 ton yıllık kapasitemiz var. 2023 yılında 120 bin ton galvanizleme yaptık. Son yıllarda kapasite kullanım oranımız %80’ler dolayında. Dönemsel olarak çok farklılık yok. Müşterilerimizin yine %80’e yakını galvanizlenen ürünleri yurtdışına gönderiyorlar. Galvanizli ürünlerde çok ciddi bir ihracat söz konusu. Özellikle pandemi süreci ve sonrasında Çin’in tedarik zincirinden kopması ile ihraç edilen galvanizli metal imalat ürünlerinde ciddi bir sıçrama yaşandı ve bu hala devam ediyor.
Metalin olduğu ve korozyonun istenmediği birçok yerde sıcak daldırma galvanizleme (SDG) tercih ediliyor. Bizlere hizmet verdiğiniz sektör ve alanlardan bahseder misiniz?
Galvanizleme yaklaşık 150 yıldır tüm dünyada özellikle gelişmiş ülkelerde yaygın bir şekilde kullanılıyor. Ülkemizde 1950’li yıllarda başlayan sektör faaliyetlerinin ilk alanı Enerji Nakil Hattı (ENH Direkleri) galvanizlenmesi işiydi. Ardından elektrik aydınlatma direkleri ve karayolları yol bariyerleri galvanizlenmesi sektörün lokomotifi oldu. Şu anda özellikle yenilenebilir enerji konstrüksiyonları (Solar+Rüzgar) başat durumda. Bunların yanında şehir mobilyaları, tarım aletler, araç şaseleri, çelik yapı inşaatlar sayılabilir. Ayrıca çok geniş bir alanda açık atmosfere maruz kalan metal ürünlerin hemen tamamı galvanizlenebilir.
Doğru ve kaliteli SDG uygulamasında hammaddenin kaliteli olması gerektiği kadar; yağsızlaştırma (yağ alma), asitleme, ön kaplama ve kurutma gibi aşamalarındaki kalite de büyük önem taşıyor. Marmara Siegener olarak bu alanlardaki hassasiyetlerinizi ve hizmet detaylarınızı bizimle paylaşır mısınız?
En önemli ve ana hammaddemiz çinko. Bunun istenilen saflıkta olması çok önemli. Satınalmada buna çok dikkat ediyoruz. Ayrıca çinko ocağına izin verilen ölçüde firmamıza özel formülü olan değerli katkı maddeleri ekliyoruz. Islak proses için (Yağalma+Fluks) kaliteli marka tedarik ve kullanımının yanında önemli olan sürekli değişen kimyasal değerleri kontrol etmek. Bunun için 3 tesisimizde de 7/24 proses kontrol elemanlarımız var. Kalite sürekli kontrolümüz altında.
“Kız Kulesi renovasyonunda kullanılan çelik kolon ve kirişlerin galvanizlenmesi firmamız tarafından yapıldı”
Bugüne kadar sizin daldırma havuzlarınızdan çıkmış, ülkemizde veya yurt dışındaki prestijli projelerde kullanılmış malzemeler çoktur. Bizlerle bu özel projeleri paylaşır mısınız?
En yakın ve bizim için de en prestijli örnek; Kız Kulesi renovasyonunda kullanılan çelik kolon ve kirişlerin galvanizlenmesi firmamız tarafından yapıldı. Yine Side’deki Türkiye’nin en büyük su kaydırağı projesinde kullanılan konstrüksiyonları örnek gösterebiliriz. Yurtdışından ise Tanzanya’da yapılan 100 bin kişilik Afrika’nın en büyük stadyumunu örnek gösterebiliriz.
“Afrika’nın en büyük standyumunun galvanizlemesini Marmara Siegener üstlendi”
Ülkemizde galvanizlenmediği için ekonomide yaşanan kaybın miktarı, galvanizleme bilincinin geliştiği ve gelişmediği alanlar hakkında neler söyleyebilirsiniz?
Bu konuda kurucu Yönetim Kurulu üyesi olduğum Galder’in de desteklediği Yapısal Çelik Derneği’nin 2022 yılında düzenlediği Korozyon konferansında (CASP) çarpıcı veriler paylaşıldı. Ülkemizde korozyon maliyeti GSMH’nin %3’ü. Dolaylı kayıplarla beraber 50 milyar USD. Bu inanılmaz bir rakam. Maalesef ülkemizde oluşmayan korozyon bilinci buna sebep oluyor. Yetkili idareler bu konuda çok yavaş hareket ediyor. İnşaat iskeleleri Avrupa’da 100 yıldır galvanizlenirken ülkemizde maalesef (Galder olarak gösterdiğimiz çabaların sonucuyla) şartnameye 10 yıl önce girdi. Ama yine de yavaş da olsa ilerleme var.
Gelişmiş ülkelere kıyasla ülkemizdeki galvanizleme oranı ne durumda? Ayrıca gelişmekte olan ülkeler arasındaki konumumuz nasıl?
Galvaniz kullanımı konusunda ülkemizde son yıllarda ciddi ve olumlu gelişmeler var. Farkındalık günden güne artıyor. Özellikle solar endüstrisinin katkılarıyla ülkemiz galvaniz kullanımı konusunda Avrupa ülkelerini yakalamak üzere. Ülkemizin ciddi bir metal ürün imalat potansiyeli var. Makine sanayimiz çok gelişti. Bununla paralel metal ürün çeşitliliği arttı. Galvanizli metal ürünlerin ihracatı da bu paralelde gelişme gösteriyor. Toplam yıllık metal imalatların galvanizleme oranı bundan 10 yıl önce % 5’lerde iken, şu an %10 seviyelerini geçti. Ama bu oran gelişmiş ülkelerde %25-30 seviyelerinde. Bunu yakalamamız lazım.
SDG uygulamasının yaygınlaşması için kamuda resmî makamların hangi adımları atması gerekiyor? Bu konuda özel sektöre de muhakkak çağrınız vardır diye düşünüyoruz…
Özel sektör bu konuda bir adım daha ileride. Çünkü maliyet/fayda analizini çok iyi yapıyorlar. Galvanize ikna olmaları daha kolay. Ama resmi daireler, özellikle belediyeler ve kanun koyucuların bu konuda çok daha fazla gayret göstermesi lazım. Bunun için galvanizciler olarak hem de benim de kurucu YK üyesi ve Tanıtım Komitesi başkanı olduğum GALDER aracılığıyla ciddi çalışmalar yapıyoruz. Gün geçtikçe her şeyin daha iyi olacağına inanıyoruz.
Yakın dönemde veya orta - uzun vadede yeni yatırım planlarınız var mı? Yeni tesisler veya mevcut tesislerde teknolojik yatırımlar mesela?
İzmit’teki ilk tesisimizi yine İzmit bölgesinde başka bir yere taşıyarak yeniliyoruz. 2025 yılı başında yeni tesisimizi faaliyet geçirmeyi planlıyoruz. Onun dışında başka tesis planımız yok. Mevcut tesislerin kapasite arttırımı ve modernizasyonu için yatırım planlarımız var.
“2025 yılı başında yeni tesisimizi faaliyet geçirmeyi planlıyoruz”
Özellikle yerel seçimler sonrası enerji fiyatları ve döviz kurunda yukarı yönlü hareket olacağı konuşuluyor. Bu durum sizde hem enerji hem de hammadde maliyetlerini arttıracaktır. Sizin beklentiniz nedir? Fiyat yükselişleri nasıl etkiler sizi?
Biz galvanizcilerin en büyük sıkıntısı çinko temini. Maliyetlerimizin yarısını çinko oluşturuyor. Çinko Londra Metal Borsası’nda işlem gördüğü için fiyatı sürekli değişkenlik gösteren bir metal. Tavizsiz peşin ve USD üzerinden almak durumundayız. Ülkemizde faaliyete geçen Çinkom - Kayseri fabrikasının üretim kapasitesi çok düşük. Siirt’te yatırımı tamamlanan Lineer firması ise henüz üretime başlamadı. Seçim sonrası beklentiler ve tüm bu belirsizlikler galvanizcileri tedirgin ediyor. Kurdan dolayı buraya gelecek artışı nihai kullanıcıya yansıtmak durumundayız. Bu da bizi endişelendiriyor. Doğru pozisyon alıp bekleyeceğiz. Umarım yıkıcı etkiler yaşamayız.
2024 yılında Türk sanayisi ve ekonomisini neler bekliyor? Düşüncelerinizi bizlerle paylaşırsanız seviniriz.
Türk ekonomisi son derece dinamik bir yapıya sahip. Krizlerden kendi çabalarıyla çıkmasını biliyor. Yeter ki sanayicinin önü kesilmesin. Güvenli iş ve yatırım ortamının sağlanması lazım. Özellikle yabancılarla iş birliği yapan yerli firmaların bu güven ortamına çok ihtiyacı var. Kurlar vs. bunları bir şekilde çözüyor sanayici. Ama uluslararası camiada sağlanacak güvenli ülke imajıyla devletin alacağı kararlar sanayici olumlu etkileyecektir. Burada da hükümete çok iş düşüyor. Mevcut ihracat/ithalat açığından dolayı ülkemizin daha fazla ihracat yapmaya ihtiyacı var. En ciddi ihracat kalemlerinden biriside metal, makine ve dolaylı yönden galvanizleme sektörü. Ülkemiz pandemi sonrası, Çin’in tedarik zincirinden kopmasıyla bu alanlarda rüzgarı arkasına aldı. Bunun kesilmemesi lazım. Hükümet tarafından alınacak ciddi ve önemli kararlarla sektörümüzün önünün açılacağını düşünüyorum.